” Ben yetmiş yıla yaklaşan ömrümü toplumuma verdim. Bundan mutlu olmayanlar kendilerine dönüp bakacaklar. “Bu adam neler yapmış, ben ne yapmışım?” diye kendilerini bir gözden geçirecekler. Her türlü eleştiriye açık bir meslek yapıyorum. Beğenen de olacak beğenmeyen de. Ama, tehdit, küfür, hakaret oldumuydu, orada aynen sizin anladığınız dilden giderim. ”
Müjdat Gezen Aynen bu cümleleri yazmış kendi sanat okulunun web sayfasında. ” Küfür, hakaret oldumuydu ” demiş ve devam etmiş ( Zaten kalın yaparak göstermek istedim size ) ” Bende aynen sizin anladığınız dilden giderim.” AKParti gençlik kolları’da aynen şu ithamda bulunmuş kendisine DARBE-katör Müjdat. Darbükatör Bayram’dan yola çıkarak.
Şimdi sanatçı kişiliği ile insanların gönlünde yer edinmiş, oynadığı karakterlerle insanların beğenisini kazanmış bir insan. Gerek varmıydı siyasi görüşü her ne olursa olsun, bir partiye oy verenlere ” APTAL ” demeye. Bir Sanatçıyı görüşü nedeniyle ” POPO YALAYICISI ” demeye. Yerel seçimler hariç AKParti’ye oy vermemiş biri olarak benim bile zoruma gitti açıkçası.
Geçen Akşam KanalTürk’te Ters Cephe adlı tartışma programına Telefonla bağlanıp kendisinden bu konuda yorum istendiğinde her ne kadar “Aziz Abi ( Nesin )’nin söylediği sözdür. Ben onu orada dile getirdim” dese de bu bir ikiyüzlülüktür. Ağzından düşürmediği “Faşistsiniz” lafını ” Faşizansınız ” lafını ilerde faşist kelimesinin anlamını bilmeyen birisine anlatmaya çalışacağı zaman sanırım hiç zorlanmayacak. Mesela Örnek vereceği zaman ” Ben Şu partiye oy verenlere Aptalsınız dedim ve kendimi üstün gördüm ya işte bu FAŞİST’liktir. ” der ve en güzel örnekle açıklar sanırım.
O gün, o lafı söylediği gün yanında Yılmaz ÖZDİL ve Levent KIRCA’da vardı. Programın Sunucusu ise ” İLKELİ, TARAFSIZ, DÜRÜST ve GÜVENİLİR HABER ANLAYIŞINA sahip UĞUR DÜNDAR “dı kendi deyimiyle. O gün Levent KIRCA’da UĞUR DÜNDAR’da bir çok insanın gözünden hakikaten iyice düştü. Yılmaz ÖZDİL’in durumunu zaten söylemeye gerek duymuyorum. Ha Umurlarında mıdır ? Hayır.
Sanatçı kişiliklerini kullanarak daha sade ve güzel bir dille meramını anlatabilecekleri olanakları varken, bu zorlu ve küçük düşürücü dil ile birşeyleri amaçlar gibiler. . .
Yine de Türk Halkının hoşgörülü olduğunu kendileri de biliyor. 1 hafta sonra unutulacağını da biliyorlar. Hani hikâye varya Yahudi cami avlusunda kimse yokken Müslümanı döverken bir yandan da Kurtarın beni bu Müslüman’ın elinden, öldürecek beni diye bağırıyor ya üste çıkıp. DARBE-katör Müjdat’ın ki de o hesap. Özrü kabahatinden de beter.
Neyse; Haydi yola devam.
Bir yanıt yazın